Thursday, June 10, 2010

Myspace mesajları ve yurdum insanı

Kaç yıldır tutmaya çalışıyorum kendimi, bir iki dayanamayıp yanıt yazmışlığım var ama çok uzatmadım, kibar olmaya çalıştım ama büyük ihtimalle çok "öğreten adam" oluverdim olayın sonunda. Yazım hatalarını, internet dilini ve kısaltmalarını, hitap şekillerini geçtim, geçmeye çalıştım en azından. Ancak içerikte takıldım kaldım, artık dayanamıyorum ve bir kısmını teşhir ediyorum, yine tabii ki anonim ve isimsiz yazıyorum kimseyi rencide etmemek için ama kıssadan hisse, "öğreten" ve "ukela" sıfatlarını yemeyi de göze alarak paylaşıyorum:

"slm çok hoşsunuz tanışabilirmiyiz seviyeli ve düzeyli bir sohbet arkadaşlığı uyarsa sevinirim tşk ler"
Tamam tanışabilir miyiz diyorsun iyi hoş da arkasından gelen ultimatom nedir arkadaşım? Teklifi eden sensin, seviyeli ve düzeyli sohbet şerhi koyan da sensin; bu ne perhiz bu ne lahana turşusu değil mi ama?

"merhaba nasılsınız tanışmak istediğim için size bu mesajı atıyorum. kötü niyertli birisi değilim sizde tanışmak istermisiniz?"
Yorum yok... iyi "niyertli" çocuk... tanışmak istiyor, en masumlarından biri....

"cok tatlısın! senı sectım glüm! tanısalım lütfen! eyer anlasmazsan söz senı rahatsız etmem"
Bu da bizim minibüs şöförü, trafikte de oluyor bunlardan, ben minibüs kullanıyorum en çok duyduğum sıfatlardan biri "gülüm". Ancak bunun farkı beni "seçmiş!" olması, hem de sonunda ünlem işaretlisinden... "eyer anlasmazsam" (?!?) beni rahatsız etmeyeceğine de söz veriyor sağolsun, garantili, geri iadeli, denemesi bedava, buyrun...

"slm ayse; ben ... (teşhir olmadığından ismini kaldırdık arkadaşın) msn den konu şa bilir miyız"
bana sorarsanız konu şa mayız çünkü henüz yazı şa mıyoruz bile, hecelere yeni geçtik!

"Ehm Ehm
excuse me dear lady
Can i dare and say 'Hello Lady'
if you do not mind for sure.
White Jasmine for you dear"
Tabii ki yorum yok! White Jasmine'in altını çizmek isterim ama, hem de "for me"

"hi baby can l ask something to you ? are you real ? you are so sweet...all woman are the same but some of them are lives for love and a woman's nature is looking for love .but men, cheaters and liars.and women are saying lie and cheats so l dont know to real love maybe we can start to be honest together.....l can feel in your heart because l saw in your eyes to love and l hope you can find to your real love baby face l know to be ugly but l have a nice heart good night"
Bu arkadaş gayet memleketim delikanlısı, yurtdışında doğmuş büyümüş veya ikamet ediyor da değil, benim profilimde de öyle bir durum yok ipucu sayılabilecek. Buna dayanamadım ve "güzelim anadiline ne oldu?" diye sordum. Aslına bir tarafına mı kaçtı diyesim geldi, ayıp biliyorum ama napiyim ben de bir nacizane kulum, sınırları olan tabii. Devamında gelenler:
"ana dilimi kullanmıyalı internetde bayağı oldu türk kızları çok kaprisli ve özellikle internetde çok kendini beğenmiş oluyor mesela yüzüne bile bakmıyacağım bir kız internetde kraliçe oluyor ...işte bu yüzden senin gibi etkilendiğim kızlar hariç kesinlikle türk kızlarıyla ilgilenmiyorum .... rahatsız etiğim için kusura bakma"
ve sana hayatta başarılar kibarlığımdan sonra gelen: "dilklerin için teşşekür ederim aynı dilekleri senin içinde umuyorum sanırım ana dilimle yazmak daha iyiymiş ::):):)ayrıca benim hiçbir kızdan beklentim yok bu gibi sitelerde çünki
bana göre internetde kız arıyan yada erkek arıyan biri kesinlikle zayıf karakterli biridir.. sana yalan söylemicem ben 2 defa eskiden yani gençken kız buldum buna benzer sitelerden ve peynir ekmek misali çok kolaydı... yüzden eğer karşıma bir kız gelicekse kesinlikle zeki kültürlü ve zor kadın olmalı..basit değil....bende bu yüzden yurt dışındaki kızlarla konuşuyorum onlardada basit olan olsada en azından buluşma gibi bir şansım yok....ve banada pratik oluyor .. iyi günler"
Görüldüğü gibi en etkileyici iletişimim buydu bugüne kadar myspace'de gerçekleşen! Daha fazla yoruma gerek yok sanırım... Belirtmek isterim kendisinin yaşı 25, hani gençken filan laflarına bir referans vereyim dedim.

"tanısmak ısterım eger dusunursen ıstanbuldan barıs ben"
ben var istememek düşünmek eğer istanbuldan sen savaş ben barış kim kime dum duma....

bu böyle gider.... yine annelere, öğretmenlere, eşlere, kız arkadaşlara, medyaya filan dokunur olayın ucu, artık kimi ne kadar gıdıklarsa.... yazamadıklarımıza, ifade etme becerilerimizin eğitimle birlikte yerlerde sürünüyor olmasına, niyetlere, heveslere mi takılsam yoksa insan denilen canlının tüm diğerlerinden farklı biçimde sahip olduğu "dil" denilen sistem sayesinde ve ancak dil ile düşünebildiği gerçeğini düşünüp zihinsel becerilerimize mi takılsam?? Böyle ifade edebiliyorsak nasıl düşünüyoruz kim bilir? Peki yolda hangi minibüs şöförüne "eyvallah" çeksem? ahhh ahhh memleketim ahh insanoğlu ahhhh...